"Anadolu'da insanlar evlerine gelmiş,şehirlerine gelmiş misafiri, düşmanları dahi olsa taşla sopayla kovalamazlar."
İnsanların her zaman başkalarıyla bir arada yaşama
yetenekleri vardır.Yani sistemlerin,kanunların ağır baskısından önce, Anadolu da
insanlar mahalle mahalle,köy köy,kasaba kasaba bir arada yaşamışlar.hiç
kimsenin inancı, kökeni yüzünden, ne bir aşağılama ne bir düşmanlık beslemişlerdir.
Doğal süreç içerisinde insanların kavga etmek için
nedenleri olmaz. Çünkü varoluşunun bir parçası olarak karşısındakine insan diye
bakar. Onu yaftalamaz,yargılamaz. Herkesi Allahın yarattığına inanır, bütün bu
farklılığından,etrafında ki gördüğü,doğada gördüğü gibi bir çeşitlilik ve
zenginlik olduğunu bilir. İşte bu bilgi onu doğal olarak birlikte yaşamanın
parçası haline getirir.
İnsan yargılamayı nereden öğrenir, ötekinin farklı
olduğunu, kendisine yabancı ve düşman olduğunu nereden öğrenir? Bu soruları
doğal hayatın içerisinde değil, katıldığı eğitim ortamında, yani okulda
öğrenir. Okul var olan ideolojinin, doğal olarak var olan insanın, ideoloji
doğrultusunda şekillendirilmesi anlamına gelir. Genelde okulun ideolojisi, ya
güçlü bir askeri sisteme dayalıdır, ya da toplumun ortak sözleşmesinin ürünü
olarak karşımıza çıkar. Ya da öyle dayatılır.
Bu okul çerçevesinde yetişen insan, artık bir arada
yaşamanın koşullarını belirler, kendi dışındakileri bu kurallara göre
şekillendirmek ister, ya da bu kuralları dayatmaya başlar. Eğer yaygın anlayış
haline gelirse orada büyük bir sindirme,asimile etme, kendine benzetme
davranışları ortaya çıkmaktadır. Bunun çağdaş olması ya da demokratik olması,
durumun akılcı, gerçekçi bir şey olduğu anlamına gelmez.
İnsanın varoluşuna yabancılaştığı, kendisini
ötekinden ayıran,üstünlük , ya da başka sertifikalar,diplomalar ve beraberinde
sahip olduğu kimlik(genelde ideolojiktir,belli yargılara bağlıdır) onun bir
yaşam biçimi haline gelmiştir.Artık büyük bir
kent kalabalığı doğmuş,bu durum yeni bir kent gerçekliği doğurmuştur.Kent gerçekliği
aslında insani olmayan, ama insanların koşarak toplandığı yer. Her şey
biçimlenmiş, tanımlanmış durumda, gidilen yerler,sahip olunan şeyler, ama her
şey bir şekle ve biçimi bağlıdır.
Yorumlar
Yorum Gönder